Cenâb-ı Hakk, âlem-i ervâhda "E lestü bi rabbiküm" hitâbında bulununca bu nidâ-yı ilâhî rûhlara öyle te'sîr etti ki hepsi mest u hayrân oldular. O hitâbın zevki onlara öyle işledi ki o zevki bir daha hiç unutmadılar. İşte o zevki duyanlar, ne zaman güzel bir nağme duysalar, hemen o hitâbı hatırlarlar ve o yüzden zevklenir, mest olurlar.
Elest bezminden kelâmın sem’ime aks edeli
Sabr u karârım kalmadı mestâne geldim tâ ezel

Hocam ben gibi aciz insanlarda bu musiki den zevk alması güzel bir olaydır değil mi?
YanıtlaSilBen bir teravi namazından sonra bir ilahi yüzünden saatlerce ağladım ama niçin ağladığımı bilmiyordum ne günahlarım aklımdaydı ne de dualarım..
İnsandaki rûh, nefha-i ilâhidir yani Allah tarafından nefh edilmişdir. Cenab-ı Hakk, "وَنَفَخْتُ ف۪يهِ مِنْ رُوح۪ي" buyuruyor, "insana rûhumdan nefh etdim" diyor. İnsan ne kadar günahkar olursa olsun, rûh yine aynı rûhdur. Rûha hitâb eden bir sesin, bir nağmenin insanı ağlatmasının hikmeti budur.
YanıtlaSil