Sayfalar

5 Kasım 2025 Çarşamba

الجبار El-Cebbâr Celle Celâluh

Bir şeyi zorla yapdırmak, bozuk olan bir şeyi ıslâh etmek için zor kullanmak manâsına gelen "cebr" kökünden gelir ve mübâlağa ifâde eder. Bu isim Allah'a izâfe edildiği vakit manâsı, istediğini istediği gibi yapan, her şeye gücü yeten, mahlûkâtına dilediği gibi hükmeden, onları eksiklerini gidermek ve ahlâkını düzeltmek husûsunda mutlak irâde ve kuvvet sâhibi demekdir. İnsanlara izâfe edildiğinde ise, kimsenin gözünün yaşına bakmayan, baskıcı, zorba, despot anlamı taşır. 

Bu isim hem Kur`ân'da hem de meşhûr Esmâ-yı Husnâ hadîsinde geçer. Sure-i Haşr'ın sonundakini çoğumuz biliriz ve sık sık okuruz. Diğer esmâ ile beraber zikredilmşdir, "Azîzü'l-Cebbârü'l-Mütekebbir" diye geçer. Cenâb-ı Hakk'ın azamet ve kibriyâsını bildiren Azîz ve Mütekebbir isimleri arasında zikredilmesi de pek manidardır. Zîrâ ceberût da azameti, ululuğu, her şeyin üstünde olan büyüklüğü ifâde eder. 

Cenâb-ı Hakk'ın bu esmâsında cebrin iki vechesi de vardır. Biri hâkim-i mutlak olarak dilediğini dilediği gibi yapmak, her şeyin O'nun kahr u galebesi altında olması, diğeri, kötülüğü iyiliğe, fesadı salâha, zorluğu kolaylığa, hastalığı şifâya tebdîl etmek, bozulanı onarmak, dağılanı toplamakdır. Cebbâr esmâsı, zımnî olarak her şeyin kendisine tâbi olduğunu, hiç bir şeyin O'nun hükmü dışına çıkamayacağını da ifâde eder.

Kulların bu isimden alacağı hisseye gelince. Kendisine tâbi olunan zevât, halkın işlerini düzeltenler, halkı ıslâh edenler, bâhusûs peygamberler, büyük mürşidler, bu isimden en büyük hisseyi almışlardır. Gene alanlar, tezkiye-i nefs ederek nefislerini ıslâh edenler, rûhlarını nefisleri üzerine hükümrân kılanlar bu isimden hisse alırlar. 

1 yorum: