Sayfalar

1 Ekim 2019 Salı

Sôfîlik Nedir Nasıl Başlamışdır İddiâsı Var mıdır?

Mürşid-i Azîzim Muzaffer Efendi Hazretlerinin 1981 senesindeki ABD seyahatinde, yabancı bir radyocu kendisi ile tasavvuf hakkında bir mülâkât yapmış ve tasavvufun esaslarına dâir bazı sorular yöneltmişdi. Mülâkâtın başında, "Sôfîlik nedir, nasıl başlamışdır ve iddiâsı nedir?" şeklinde birbirine bağlı olarak olarak sorulan sorulara Efendi Hazretlerinin verdikleri cevaplar şöyle idi :
Sôfîlik, tezkiye-i nefs ve tasfiye-i kalb ederek bize bizden yakın olan Allah'ı yakîn ve ihsân ile bilmekdir. Sôfîlik, Kur`ân-ı Kerîm'in nüzûlü ile başlamışdır. Zîrâ Kur`ân-ı Kerîm'de, "قَدْ أَفْلَحَ مَن تَزَكَّى kad eflaha men tezekkâ" yani "Nefsini tezkiye eden felâh buldu" buyurulmakdadır. Sôfîlik de tezkiye-i kalbdir ve tezkiye-i nefsdir, öyleyse sôfîlik Kur`ân'la berâber başlamış demekdir. 
Sôfîliğin iddiâsı yokdur. Yalnız şerîat-ı garra-yı Ahmediyye'nin emirlerini seve seve yapmak ve yaptırmak sôfîliğin vazîfesidir. Zîrâ Kur`ân'ın emirleri ve Resûlullah sallallahu aleyhi vesellemin kelâmı, nefse acı gelir, ağır gelir. Yani şerîat, bidâyetde cevizin acı kabuğu gibi gelir. Meselâ hasta adama balın acı gelmesi gibi. Halbuki şerîatın emirleri tatlıdır. Fakat kişi hasta olunca, bal nasıl ki hastaya acı gelmekdedir, şerîatın emirleri de kişiye o şekilde ağır gelmekdedir. Binâenalâzâlik, sôfîlik, tezkiye-i kalb ve tasfiye-i ahlâk ettikden sonra, ibâdet ve tâatı muhabbetle, Allah'a sevgiyle yapmakdır yani angarya gibi değil, güçlükle değil, muhabbetle yaptırmayı tavsiye eder.
Sôfîliğin iddiâsı yokdur çünkü herkes sôfî olamaz. Her sôfî ehl-i şerîatdır fakat her ehl-i şerîat sôfi değildir.
 Tasavvuf kalbi Hakk'a bağlamakdır
Yüreğin 'aşk oduyla dağlamakdır
Tasavvuf hüsn ü hulk ile edebdir
Velî hüsn ü edeb i'tâ-yı Hakk'dır

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder