Sayfalar

15 Mart 2021 Pazartesi

Zikr-i Hafî mi Efdal Zikr-i Cehrî mi?

Mürşid-i Azîzim Muzaffer Efendi Hazretleri buyurdular ki :

"Zikr-i hafî mi efdaldir zikr-i cehrî mi efdaldir" diye soruyorlar. Şimdi bir de, "zikrî hafî efdal" diyenler çıkdı ortaya. Zikr-i hafî efdalmiş. Ne münâsebet! Neden? Zikrullah-i ekber namazdır. Bütün ibâdetler namazda toplanmışdır.  Namazda oruç vardır, namazda 'urûc vardır, namazda kıyam vardır, namazda rükû' vardır, namazda kavme vardır, namazda celse vardır, namazda secde vardır, namazda tahiyyat vardır, namazda salât vardır. Semâvâtdaki melâikenin bütün ibâdetleri, hepsi namazda cem olmuşdur. Cenâb-ı Peygamber mi'râcda Cenâb-ı Hakk'a demiş ki, "Yâ Rabbi, bu meleklerin ibâdetlerini gördüm, hepsini benim ümmetime ihsân et, onlar da mi'râc etsinler" demiş.
Yani birinci kat semâdaki melekler kıyâmda, ikinci kat semâdaki melekler rükûda, öteki celsede, öteki kavmede, yedi kat melâikenin ayrı ayrı ibâdetleri var. Orda secde eden kıyâm etmiyor, rükû' eden secde etmiyor, onların ibâdetleri öyle. Cenâb-ı Hakk, Efendimiz sallallahu aleyhi vesellemin duâsıyla, cemî' melâiklenin zikrini, ibâdet ve tâatını namaza cem etdi, namazı farz kıldı, hediye olarak verdi.
"Zikr-i cehrî mi efdal, zikr-i hafî mi?" diye soruyorlar. Nerden çıkarıyorsun zikr-i hafî efdal diye. Beş vakit namazın üç vakti cehrîdir, imâm cehrî okur mihrâbda. İki vakit hafîdir. Hafî okuyan da içinden okuyamaz, yani kalbinden okuyamaz, ağzıyla okuyacak, ağzından çıkanı kulağı duyacak. Sonra cuma namazı var, bayram namazı var, terâvih namazı var, hep cehrî bunlar başdan aşağı. Hattâ salât-ı vitri bile Ramazan'da cehrî yapıyoruz. Eyyâm-ı sâirede hafî de Ramazan hürmetine cehrî yapıyoruz. 
Muhârebede asker ne yapar? Allah Allah diye hücûm eder. Zikr-i cehrîdir. Kabetullah'da huccâc-ı müslimîn "Lebbeyk Allahümme Lebbeyk" diye bağırırlar. "Allahuekber", "Lillahilhamd" diye nidâ ederler, hep cehrî okurlar.
Öyleyse ne demek bu zikrin cehrîsi hafîsi? Ayırmak doğru değildir. Bir sâlik zikr-i cehrîden mi hoşlanıyor, zikr-i hafîden mi, istediği gibi yapsın o. Efendim, "ادْعُواْ رَبَّكُمْ تَضَرُّعًا وَخُفْيَةً üd'û rabbeküm tadarru'an ve hufye" âyeti var, Allah'ın emri var, Rabbinize gizli zikir yapın diyor. O, Mekke'nin fethinden evvel, hicretden evvel olan hâdise. Bağırsalar kâfirler gelip Ümmet-i Muhammed'i helâk ediyorlardı. O vakit nâzil olmuş bu âyet-i kerîme. Sonra, hicretden sonra izhâr olundu İslâm, âşikâre ezân okundu. 
Onun için bilmediğin şeye burnunu sokma. Sen ne anlarsın. Bakıyorsun adamın birisi bir kapıya hücûm ediyor. Orada adamı dövüyorlar, vuruyorlar, kovuyorlar, gene hücûm ediyor. Senin görüşüne göre o adam delidir. Halbuki hiç öyle değil. Âşık olmuş, mahbûbuna erişmek için o kapıda mücâdele yapıp duruyor. Sana göre deli oluyor o. Kovuyorlar, gene gidiyor, vuruyorlar, gene gidiyor oraya. Senin görüşünle deli diyeceksin. Senin aklına göre öyle halbuki öyle değil. Adam sevgilisine gidiyor. Damdan düşmeyen hâlden bilmez. Kim damdan düşerse hâlden o bilir. Allah'ın zikrinden zevk alan bilir bu işin zevkini. Bilmeyen bilmez. O vücûdunun dört şeyine hizmet eder ve iki yere büyük hizmeti vardır. Bir tânesi yemek-içmek ve ters tarafı, sonra cimâ ve uykuya hizmet eder, o kadar. Vücûdun zevki budur. Rûh âlemine nüfûz edemez o. Aşkdan, meşkden, muhabbetden haberi yokdur.
"Efendim, nasıl yok, aşkı biliyor, kadını sevmiş". Güzel, mübârek olsun ama aşk-ı mecâzîdir o. Aşk Allah'adır, çünkü mahbûb O'dur, sevgiye lâyık Allah'dır. Kadın perde olur ona, güzel perde olur. Sonra eğer bunu atlatırsa, aşk-ı mecâzîden aşk-ı hakîkîye gidilir. Yâhud hayâtı boyunca iki yere hizmet eder. Biri mutfağa, biri yüznumaraya. Çok yiyenler helâda çok dolaşırlar. Az yiyenler, ibâdetde, ibâdethânelerde bulunurlar. Bir adam çok yerse eğer, hep helâda dolaşır. Az yiyeceksin. Kendine sâhib olacaksın.
Ehl-i halvet eyledikçe vecd ile feryâd-ı Hû
Hankâh-ı 'âlemi pür eylesin envâr-ı Hû
Vâkıf-ı sırr-ı zamîr olmak dilersen sôfiyâ
Dâimâ eyle semâ'-ı şevk ile mu'tâd-ı Hû
Hây u hûy erbâbına dil-bende ol ez-cân u dil
Pâdişah-ı taht-ı dildir bende-i azâd-ı Hû
Eyleyem dersen hüviyyet 'âlemin geşt ü güzar
Zâd-ı râh olsun tarîkatda sana irşâd-ı Hû
www.muzafferozak.com

1 yorum:

  1. "Allah'ın zikrinden zevk alan bilir bu işin zevkini."
    Şu gözyaşını hiç beklemediğim bir anda bile bana döktürüyorsun ya!Aktığını bile farketmiyorum bazen.
    Ne diyeyim ben?
    Hocam benim!
    Allah için seni çok seviyorum!
    Allahûekber!

    YanıtlaSil