Sayfalar

31 Mart 2021 Çarşamba

Belh'in Güvercinleri - Emin Işık

Malûm ya, Hazret-i Mevlânâ hakkında sayısız eser kaleme alınmışdır. Dünyâ çapındaki şöhreti sebebiyle hakkında en çok eser yazılan velî O'dur. Ne var ki, bu eserlerin çoğu bize Hazret-i Mevlânâ'nın gerçek portresini göstermekden uzakdır. Zîrâ yazarların çoğu O'nu tam ma'nâsıyla tanımamış, hayâtını ve eserlerini derinlemesine tetkîk etmemiş, O'nun rûhânî hayâtına pek nüfûz edememişdir. Hazret-i Mevlânâ'yı hakkıyla tanımadan anlatmaya çalışanların hâli, tıpkı Hazret-i Mevlânâ'nın o meşhûr meselinde olduğu gibi, körlerin fil tariflerine benzer. Nitekim kimileri O'nu bir şâir, kimileri bir filozof, kimileri de bir hümanist olarak görmüşdür. Halbuki O, bütün bu tarif ve tavsiflerin çok ötesindedir. 

Merhûm Emin Işık Hocaefendi'nin Hazret-i Mevlânâ'yı anlatdığı bu eser ise çok farklı bir tarzda ve uslûbda kaleme alınmışdır. Hiç mübâlağa etmeden söylüyorum, bu eser, belki de bugüne kadar bu mevzuda yazılmış en güzel eserdir. Bunun da sebebi, yazarın, Hazret-i Mevlânâ'ya gönülden bağlı, O'nun yolundan giden ve bizzât Hazret-i Mevlânâ'dan feyz almış olan bir mürşid-i kâmil olmasıdır. Hocaefendi, Hazret-i Mevlânâ'nın eserlerini onları okutacak, şerh edecek kadar iyi bildiği gibi, O'nun sîretine ve ahvâline de bi-hakkın vâkıf olduğundan, bildiklerini âdetâ bir imbikden süzerek, hacmi küçük ama kıymeti pek büyük olan bu eseri meydana getirmişdir.

Yazar, yalnız Hazret-i Mevlânâ'nın hayâtını ve sîretini anlatmakla kalmıyor, aynı zamanda yeri geldikçe dînimizin özüne ve tasavvufun inceliklerine dâir mühim meselelere de temâs ediyor ve hoş bir sohbet uslûbu ile okuyucuyâ hâl ilminin kapılarını açıyor. Meselâ bir yerde İslâm'ın özünü tarîf ederken şöyle diyor :

İslâm dîni, ilk bakışda, ilkeler ve kurallar bütünüymüş gibi görülür. Bu, onun dış görnüşü, şerîat denilen beden yapısıdır. Bir de dînin rûhu ve özü vardır ki, o da îmân, aşk ve takvâdır. Rûhsuz beden, nasıl ölü bir cesed ise, aşk ve takvâdan yoksun bir dîndarlık da öylece kuru bir iskeletdir.

Bir başka yerde de ehlullahın kelâmı hakkında şöyle diyor :

Hakk ehlinin sözleri, ilâhî sırların dile gelmesidir. O sözler, Kur`ân âyetlerinin tefsîridir. Ârifler, varlıklarını Hakk'ın varlığında yok etmiş olduklarından, ister nesir, ister şiir şeklinde söylesinler, onların sözleri hep rahmânîdir. O sözleri okurken ya da dinlerken, kendinizi Allah'a yakın hissedersiniz. Îmânınız artar, aşkınız güçlenir, rûhunuz tâzelenir.

Eserin muhtevâsından alınacak derslerin yanısıra, bir de uslûbundan, tarzından alınacak dersler var. Büyük insanlar bâhusûs evliyâullah hakkında yazı yazmak, kitap hazırlamak isteyenlerin, bu eserden alacağı çok dersler var.

Yazarın son derece rahat ve akıcı bir uslûbla ve herkesin anlayabileceği sâde bir Türkçeyle kaleme aldığı bu feyizli eseri hepinize tavsiye ederim. Hattâ imkânım olsa, bu eseri bütün dünyâ dillerine tercüme ettirir, yayınlatırım.

Künh-i 'aşka muktedâdır Hazret-i Mollâ-yı Rûm
Nûr-i Hakk'dan rûşenâdır Hazret-i Mollâ-yı Rûm
Kemâl ender kemâlâtı hüveydâ kenz-i 'irfândır
Nutku ilhâm-ı Hudâ'dır Hazret-i Mollâ-yı Rûm

1 yorum:

  1. Efendim tavsiye etmiş olduğunuz bu kitap şu ana kadar okuduğum en etkileyici kitaplardan biri.Allah razı olsun.Kitap çok geç elime geçti.
    Üslubu çok akıcı, sohbet şeklinde sanki karşınızda oturuyormuş gibi. Allahım sen bizi bilginin sırrına vakıf kıl,faydasız ilimden sana sığınırız.

    YanıtlaSil