Sayfalar

27 Mart 2021 Cumartesi

Sofîlik Dünyadan El Etek Çekmek Değildir

Mürşid-i Azîzim Muzaffer Efendi Hazretleri buyurdular ki :

Sôfî kelimesine çok çok ma'nâlar vermişler. Bidâyetde, ashâb-ı kirâmda ve tâbiîn zamânında bunlara sôfî tabir edilmiyor da zühhâd ve ubbâd tabir ediliyor. Ubbâd yani ziyâdece Allah'a ibâdet edenler. Zühhâd da kanaâtkâr insanlar. Yalnız burada bir ma'nâ var ki, meselâ bunlar, kenara çekilip böyle oturan kişiler değil bunlar. "Lâ ruhbâniyyete fi'l-islâm" yani İslâm'da ruhbâniyyet yokdur, buna dikkat ediyorlar. Bunlar her türlü cihâda hâzır olan kimseler. Bu sözümü neyle isbât edebilirim. Hicrî yüz tarihinden sonra, fütuhât-ı islâmiyye genişlemişdir. Meselâ Cenâb-ı Peygamber sallallahu aleyhi vesellem zamânındaki olan araziye yani islâm elindeki araziye göre, Ebâbekir Sıddîk zamânında daha genişlemiş, Hazret-i Ömer zamanında daha genişlemiş, Hazret-i Osman zamanında daha genişlemiş, sonraki zamanlarda daha da tevsi' etmişdir. Eğer zühhâdlık ve ubbâdlık yani sôfîlik, bir tembellik, bir kenara çekilme, bir ruhbâniyyet olsaydı, ilerleme olmazdı memleketde. Yani tevsi'-i bilâd ve neşr-i islâm olmazdı. Yani Arabistan çöllerinin köşelerinde yâhud Bağdad'ın hurma dallarının gölgesinde kalırdı. Bir memlekete asker girmeden evvel, islâm sôfîleri girmişdir. Yani zühhâd ve ubbâd girmiş, halka İslâm'ı sevdirmiş, ondan sonra asker girmişdir. Yani kaleler İslâm'a kılıçla açılmamışdır, muhabbetle açılmışdır. Bunu da târihen isbât etmeğe kâdiriz.
Dürüş kazan ye yedir bir gönül ele getir
Yüz Kabe'den yeğrekdir bir gönül ziyâreti
www.muzafferozak.com

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder