Erkek çok azdır. Yani sakalla, bıyıkla, yâhud erkeklik uzvuyla erkek erkek olmaz. Erkek kime derler? Allah Kur`ân'da haber veriyor. "Erkek ben ona derim ki, benim ibâdetimden, benden onu hiç bir şey alakoymaz". İşte erkek odur. "Ben o kimseye erkek derim ki, benim ibâdetimden, benden onu hiç bir şey alakoymaz". Ne dünya, ne kadın, ne şu, ne bu, hiç bir şey.
Bağdad şehrinden bir kadın varmış. Malûm ya, eski devirde müslümanlar, örtünüyor, mestûre, örtünüyorlar. O kadını ne kadar örtüyorlarsa da, kadın açıyor kendisini ve çıplak dışarı çıkıyor. Gene örtüyorlar, o gene soyunuyor, çıkıyor dışarı, çıplak çıkıyor. Bir gün erkeklere sesleniyor, "Yâhu bana bir örtü verin, sarınayım, erkek geliyor" diye. Erkekler şaşırmışlar, "Ulan biz erkek değil miyiz?" diye. Bir de bakdılar, Hazret-i Abdülkâidr Geylânî geliyor. Kadın, koca Bağdad şehrinde bir erkek O'nu görüyor.
Efendi Hazretlerinin işâret buyurdukları âyet-i kerîme, Sûre-i Nûr'daki "رِجَالٌۙ لَا تُلْه۪يهِمْ تِجَارَةٌ وَلَا بَيْعٌ عَنْ ذِكْرِ اللّٰهِ وَاِقَامِ الصَّلٰوةِ وَا۪يتَٓاءِ الزَّكٰوةِۙ يَخَافُونَ يَوْمًا تَتَقَلَّبُ ف۪يهِ الْقُلُوبُ وَالْاَبْصَارُۙ / ricâlün lâ tülhîhim ticâratün velâ bey'un 'an zikrillahi ve ikâmis salâti ve îtâiz zekâti yehâfûn yevmen tetekallebü fîhil kulûbü vel ebsâr" âyetidir.
Merd-i merdân-ı Hudâ'nın kârı zikrullah olur
Tâlib-i dîdâr-ı Hakk'ın yârı zikrullah olur
Vasl-ı Mevlâ diler isen iki 'âlem terkin ur
Sâlik-i râh-ı Hudâ'nın vârı zikrullah olur
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder