Namaza başlarken ne yapıyoruz? Tekbîr getiriyoruz değil mi? Peki ne diyoruz? "Allahuekber" diyoruz. Tekbîrin ma'nâsı nedir? "En büyük Allah", daha doğrusu "Allah'dan başka büyük yok" demekdir. Bu da hamdden başka bir şey değildir. Namazın başında "sübhâneke"yi okuruz. Bu da başdan sona hamddir. Sonra ne okuyoruz? Fâtiha'yı okuyoruz. Ne var Fâtiha'nın başında? "Elhamdü lillahi rabbi'l-âlemîn" var. İşte yine hamd. Dikkat ederseniz, Fâtiha'nın diğer bütün âyetleri de hamdi ifâde eder. "Er-Rahmân" ve "Er-Rahîm" Allah'ın yüce sıfatlarıdır. "Mâliki yevmi'd-dîn" de, O'nun azametini, kuvvetini ve kudretini gösterir. Sonraki âyetler duâ şeklindedir ama onlar da hamdi ifâde eder. Zîrâ duâ eden âciz, kendisinden istenen azîzdir, yücedir. Kısacası namazın ilk kısmı olan kıyâm ve kırâat başdan sona hep Allah'a hamdi ifâde eder.
Kıyâmdan sonra ne yapıyoruz? Rükû'a eğiliyoruz. Eğilirken tekbîr getiriyoruz, o da hamd değil mi? Rükû'dan kalkarken "semiallahu limen hamide" diyoruz, onda da hamd var, hemen akabinde "rabbenâ lekel hamd" diyoruz, yine hamd. Sonra secdeye gidiyoruz, tesbîh ediyoruz Allah'ı, o da hamd. Sonra tekrar kıyâma kalkıyoruz ve aynı şekilde hamde devâm ediyoruz.
Namazın son kısmında ne yapıyoruz? Oturuyoruz ve "tahiyyat" okuyoruz. O da hamd. Sonra "Allahümme salli ve bârik"leri okuyoruz, yani salavât okuyoruz, o da hamd. O salavâtın sonunda ne diyoruz? "İnneke hamîdün mecîd" diyoruz. Yani namazın sonunu da hamd ile bağlıyoruz.
Hâsılı namazın başından sonuna kadar hep hamd ediyoruz, üstelik hamdi Allah'a tahsîs ediyoruz, yani demek istiyoruz ki, "Ya Rabbi, biz seni lâyıkıyla medh ü senâ edemeyiz, sana lâyık olan hamdi biz bilemeyiz, yapamyız, zât-ı ulûhiyyetine lâyık olan hamdi ancak sen bilirsin, sen yaparsın" diyoruz.
Allah razı olsun efendim.
YanıtlaSilCümlemizden efendim
YanıtlaSil