Müftî's-sekaleyn Kemâlpaşazâde Hazretleri yalnız ilim ehli değil, aynı zamanda irfân ehli, hikmet ehlidir. O, işin elfaz kısmında kalmayıp ma'nâ bahrine dalanlardandır. Bunu onun ilmî eserlerinde gördüğümüz gibi edebî eserlerinde de, bâhusûs dîvânında da görüyoruz. Daha önce onun dîvânından iki gazel yayınlamışdım, şimdi de onun dîvânında bulunmayan hikmetli sözlerinden bir demet sunmak istiyorum.
KIT'ALAR
Mansıbda bir olsa dahi ger 'âlim ü câhil
Zâhirde müsâvîyse hakîkatde bir olmaz
Altun ile farazâ ki berâber çekile seng
Vezn içre bir olmak ile kıymetde bir olmaz
Âlim ile câhil aynı mevkide bulunsalar bile denk değildirler, eşitlik görünüşdedir. Hakîkatde aralarında çok büyük bir fark vardır, tıpkı ağırlıkları aynı olan taş ile altının kıymetleri arasındaki fark gibi.
****
Âlimin fazlı değildir câh ile
Câh ile gelmez fazîlet câhile
Câhil olan pîr nâ-bâliğ olur
Cehl gitmez çihl ile pençâh ile
Âlimin üstünlüğü makâm mevki ile değildir, ilimledir. Câhil makâm mevki sâhibi olmakla fazîlet sâhibi olmaz. Câhil yaşlansa da bülûğa ermemiş sayılır zîrâ cehâlet yaşla, ihtiyarlıkla gitmez.
****
Gönül yıkmak harâb etmek gibidir beyt-i ma'mûru
Velî yapmak hezârân Kabe bünyâd etmeden yeğdir
Kul etmek lutf u ihsân ile dünyâda bir âzâdı
Efendi nice yüz bin kulu âzâd etmeden yeğdir
****
Kısmetindir gezdiren yer yer seni
'Arşa çıksan 'âkıbet yer yer seni
Anın içün anın adı oldu yer
Önce besler sonra kendi yer seni
İnsan rızık için ordan oraya koşar, yeryüzünde uzun mesâfeler kat eder. Fakat nereye giderse gitsin âkıbeti yerin altına girmekdir. Yere yer denilmesinin hikmeti şudur ki, yer önce insanı besler, sonra da onu yer.
****
Âdemin bu cihân-ı fânîde
Zîkr-i bâkîsi ömr-i sânîdir
Hayr ile andıragör adın kim
Zikir bâkî vü ömür fânîdir
Bu geçici âlemde ölükden sonra da ismini andırabilmek ikinci bir ömür demekdir. Adını hayırla andırmaya bak çünkü ömür geçici, hayırla yâd edilmek ise kalıcıdır.
****
Bildiğin bilmediğim şahsa mukârin olma
Hemnîşini kişinin şöyle bil ey akbeli'n-nâs
Marifet madeni olmazsa sehâ kânı gerek
Bunlar olmazsa eger bâri gerek kadr-şinâs
Herkesle dost olma, arkadaşlık yapma. Arkadaşlık yapacağın kişi ya marifet ehli olmalı yâhud da cömert bir kimse. Eğer bunları bulamazsan en azından kadir kıymet bilen bir insanla dost ol.
****
Ma'rifet gerçi ki beğzâdelere lâzımdır
Okuyup yazmaz ise yine beğ oğlu beğdir
Ehl-i ilm oğlu olup medrese-i âlemde
Câhil olmakdan ise doğmadan ölmek yeğdir
Makâm mevkî sâhiblerinin oğulları ilim ve sanat öğrenmelidir ama onlar okumasa, câhil kalsa bile yine babaları sâyesinde hürmet görürler. Âlimlerin çocukları ise mutlakâ ilim öğrenmelidir, câhil kalmaları ölümden beterdir.
****
Bahr-i ma'nâda dil olup gavvâs
Sadef olmuş-dürür zebân sözdür
Germ ider serdi nerm ider sahtı
Sihr ü efsûn dedikleri sözdür
Ma'nâ denizinde dalgıçlık yapan dildir. O denizin sedefleri de lisândır, sözdür. Söz, soğuğu sıcak, katıyı yumuşak eder. Sihir ve büyü dedikleri ey sözdür.
****
Konuğun kendi rızkıdır yediği
Açık tut kapını bir gün kaparlar
Yediğin sana kalır sakladığın
Ne denli bağrına bassan kaparlar
BEYTLER
İvmek olmaz vakti vardır her işin
Nef'i olmaz def'i olan cünbüşün
****
Sonunu fikretmeyen kişi önünde
Elini dişe urur işin sonunda
*****
Eline nefsinin verüp kazma
Yoluna kimsenin kuyu kazma
*****
Her kim ki gayrın yoluna kazdı kuyu
Kendi düşdü kuyuya yüzü koyu
****
Sakla kurd enciğin derin soysun
Besle kargayı gözlerin oysun
****
Koyun çün ire ömrünün sonuna
Ayağıyla gelir kasab evine
****
Göz yum cihândan aç gözün gaflet eyleme
Sen göz yumup açınca bu âlem gelir geçer
****
Hemîşe çok yanılır söyleyen çok
Ki söyler bulduğun dilde kemik yok
****
Kuru yaş ile âdem baş olmaz
Kişiden iş sorulur yaş sorulmaz
****
Cümle halk ehl-i sefer 'âlem müsâfirhânedir
Bir mukîm âdem bulunmaz hayme-i eflâkde
****
Geh safâ buldu gönül âyînesi kâh keder
Âlemin hâli budur böyle gelir böyle gider
****
'Iyş ü nûş ile bugün anma gam-ı ferdâyı
Sana mı ısmarladılar bu yalan dünyâyı
****
Sûretin düzmekle kişi müselmân olmaz
Hâtem urunmakla dîv Süleymân olmaz
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder