"Nereden çıkdı bu, gece orucu mu olurmuş?" diyenleri duyar gibiyim. Olur, olur bal gibi olur. Hele de Ramazan'da.
Gündüz orucu, yeme içme orucudur, malûm. Pek zor bir tarafı yok bunun. Belli bir müddet yiyip içmeden durmakdan ibâretdir çünkü. Pek çokları ibâdet maksadıyla değil ama başka maksadlarla tutuyor bu kabîl orucu. Uzun aralıklarla yemek yiyerek diyet yapanlar çok. Belki bizim tuttuğumuz oruçdan daha zahmetli onlarınki. Çünkü maşallah bizim müslümanlar sâir zamanlardan daha çok yiyorlar Ramazan'da, biraz aç durdular ya, top patlayınca kıtlıkdan çıkmış gibi saldırıyorlar sofraya.
Gece orucu ise çok çetin, kolay iş değil o. Halbuki gündüz orucunu bile tutmaya üşenenler var. Ağır geliyor nefse çünkü. Gece orucu, orucun en üst mertebesi, mâsivâ orucu dediğimiz nevi orucun. Gündüz orucunda pek çok şey serbest. Meselâ oruç tutan insan, yatıp uyuyabilir, arkadaşıyla konuşabilir, işe gidip çalışabilir, istirahat edebilir, gezip tozabilir, televizyon seyredebilir, kitap okuyabilir, yemek yapabilir, ev işi yapabilir, daha pek çok şeyle meşgûl olabilir, bunların hiç biri bozmaz onun orucunu. Ama gece orucu öyle değil, hiç birini yapamaz bunların. Yaparsa bozulur orucu. Meselâ konuşamaz, hattâ gülemez, uyuyamaz, yan gelip yatamaz, hayallere dalamaz.
Nasıl tutulur bu oruç, biliyor musunuz? Namazla, Kur`ân'la, bâhusûs Ramazan'a mahsûs olan terâvih namazıyla ki terâvihin Ramazan'ın her gecesi kılınması ve yirmi rekat olması, bundandır. Yani insan başka işlerle meşgûl olmasın, lüzumsuz şeylerle vakit geçirmesin, Allah'a yönelsin, daha çok Kur`ân okusun, dinlesin diyedir. Bizim milletin terâvihle pek arası yokdur, pek azı kılar bu namazı. Kılanlar da jet imam peşinde koşar, bir ân evvel namaz bitsin de, keyfime bakayım diye düşünür. Çünkü nefse ağır gelir bu namaz. Hakîkaten de öyledir. Çünkü namaz esnâsında yalnız yemek içmek değil her şey yasakdır. Sağa sola bile bakamaz insan namazda. Ancak Allah'a teveccüh eder. Aklından bir şey dahi geçiremez, düşüncelere filan dalamaz namazda. O yüzden büyük işdir bu. Bir saatlik mâsivâ orucu, on saatlik yeme içme orucundan daha çetindir, daha zahmetlidir.
Murâd-ı ilâhî odur ki, insan, yeme içme orucuyla nefsini dizginlesin ona meşrû olan şeyleri dahi vermesin, ona baş eğdirsin. Ama bununla yetinmesin, uzuvlarına da oruç tuttursun, elini, ayağını, gözünü, kulağını, Allah'ın men ettiği işlerde kullanmasın. Bununla da iktifâ etmesin, daha da ileri gitsin, meşrû olan işleri ve meşgûliyetleri bile terketsin, bir müddet için bıraksın. Yani Hakk'dan gayrı ne varsa, cümlesinden yüz çevirsin, yalnız Allah'a yönelsin. Bu da ancak geceleri uzun uzun namaz kılmakla ve Kur`ân okumakla olur. Gerek Ramazan'da gerek Ramazan'dan hâriç zamanda. Gece orucu dediğim budur işte, azîz kardeşlerim.
Gece orucu...Er kişinin harcı...
YanıtlaSil"Dâr-ı dünyâ deli gönlüm gibi vîrân olsa
YanıtlaSilNe cihân olsa ne cân olsa ne hicrân olsa"
Oruç türlü türlü...