Aşkî Hutbeler

Müjde! Uzun zamandır üstünde çalışdığımız "Aşkî Hutbeler", Cenâb-ı Hakk'ın izn ü inâyetiyle tamamlandı. Mürşid-i Azîzim Muzaffer Efendi Hazretlerinin bütün hutbelerini bir araya getirerek e-kitap hâlinde yayınlamak nihâyet nasîb oldu, elhamdülillah sümme elhamdülillah. Daha önce tek tek yayınladığımız hutbelere artık toplu olarak erişebileceksiniz ve bu sâyede dosya içinde kolayca arama yapabileceksiniz. Dilerseniz bu eseri sevdiklerinizle de paylaşabileceksiniz. Zâten maksadımız bu ilim ve irfân hazînesinin mümkün olduğu kadar çok yayılması ve her tarafda Ümmet-i Muhammed'in istifâdesine sunulmasıdır. Efendi Hazretlerinin telîf buyurdukları üçer cildlik İrşâd ve Envâru'l-Kulûb nâmındaki iki büyük eserin devâmı yâhud tamamlayıcısı gibi düşünebilirsiniz bu eseri. Zirâ O'nun her hutbesi, ayrı bir ders mâhiyetinde olup, dâimâ ilâhî feyzler saçmakda, dinleyenleri ve okuyanları her dâim envâr-ı Kur`ân ve envâr-ı tevhîd-i Sübhân ile nûrlandırmakdadır. İnsanın kalbine ve rûhuna hitâb eden bu hutbeler, hakîkaten çok tesirlidir.

Bu vesîle ile, hutbelerin muhtevâsından da biraz bahsedelim. Efendi Hazretleri hutbelerinde en çok Allah’a îmân ve Resûlullah’a muhabbet üzerinde dururlardı ve tabii bunların gereği olarak muhabbetullah, muhabbet-i Muhammediyye, ihlâs, rızâ ve güzel ahlâkdan bahsederlerdi. Abdestin farzları, namazın sünnetleri gibi teferruata girmezlerdi. Abdest gibi, namaz gibi, oruç gibi ibâdetlerden bahsederken de hep bunların derûnî manâları üzerinde dururlardı. Bunların hikmetlerini îzâh ederlerdi. Ve sık sık kalbin hastalıklarından ve onlardan kurtulma çârelerinden bahsederlerdi. Bu itibarla da çok kıymetlidir bu hutbeler. Çünkü o gün olduğu gibi bugün de müslümanların en çok bunlara ihtiyâcı var.

Böyle bir çalışmaya niçin gerek duyduğumuzu da kısaca îzâh edelim. Her ne kadar yazı, ses kadar tesirli değilse de daha kalıcı olduğu muhakkakdır. Bu birinci sebeb. İkincisi, Efendi Hazretlerinin bazı ifâdeleri yeni nesillerce anlaşılmayabilir, eski tabirler, yâhud konuşma diline mahsûs bir takım ifâdeler var çünkü. Bir de şu var. Efendi Hazretleri bütün hutbelerini irticâlen îrâd etmişlerdir. Yani bir hazırlık yapmadan, kağıda filan bakmadan. Takdîr edersiniz ki, böyle bir hitâbetde bazı dil sürçmeleri, yâhud bir takım basit hatâlar, takdim tehirler filan olabiliyor. Biz, bütün bunları da gözden geçirdik ve bazı yerlere müdâhele etdik, bazı düzeltmeler yapdık. Bir diğer faydası da şu ki bu çalışmanın, ses kaydı içinde arama yapma imkânı yok malûmunuz. Halbuki e-kitap içinde kelime yâhud konu bazında arama yapılabiliyor.

Şunu da belirtmemiz lâzım. Malûm ya, cuma hutbelerinin başında Arapça bir kısım vardır, duâ ve selâmlama kısmıdır bu. Bu kısım ekseriyâ aynıdır, o yüzden bunları her hutbenin başına koymadık, eserin sonundaki ekler kısmında yer verdik bunlara. Gene, hutbe sonlarında okunan salavât ve duâlar da ekseriya değişmiyor. Onları da kitabın sonundaki ekler kısmında yayınladık. Efendi Hazretleri zaman zaman hutbeyi bitirdikden sonra Cuma ve câmi âdâbı hakkında konuşurlar, bazı tavsiyelerde bulunurlardı. Bu konuşmaları da gene ekler kısmında yayınladık. Bazen de hutbeyi bitirdikden sonra bir takım nasîhatları olurdu Efendi Hazretlerinin, yâhud bir yardım çağrısında bulunur, bir hayra teşvîk ederlerdi cemâati. Bunları da gene ekler kısmında bulabilirsiniz.

Bu eseri aşağıdaki bağlantıdan farklı formatlarda indirebilirsiniz :

https://archive.org/details/aski-hutbeler

Cenâb-ı Hakk ve Feyyâz-ı Mutlak Hazretleri tesîrini halk eylesin ve okuyanları, dinleyenleri irşâd buyursun. Ve cümlemizi sırat-ı müstakîmde sâbit-kadem kılsın, rızâsına, rıdvânına, cemâline nâil eylesin. Âmîn, bi hürmeti seyyidi'l-mürselîn.

www.muzafferozak.com