Sayfalar

15 Ekim 2025 Çarşamba

Üç Büyük Fazîlet

Mürşid-i Azîzim Muzaffer Efendi Hazretleri yaz mevsimine denk gelen bir Berat Kandilindeki hutbelerinde buyurdular ki :

Şimdi, bu gece ağlayan gözyaşlarını sil. Mahallenizde yetim, dul, kimsesizler varsa, onların babalarını hatırlatın onlara. Kandil çörekleri alın götürün, şeker alın götürün kapılarına. Yani arkadaşlarınız âilelerine çocukları bırakdılar gitdiler ya âhirete, onlardan bahsediyorum. Suyu olmayanlara su verin. Eskiden kandil günlerinde su dağıtırlardı. Şimdi kimse kimseye bir katre su vermiyor. Yezid rûhu zâhir oldu gâlibâ. Kâinâta Yezid rûhu hâkim oldu gâlibâ, bir yudum su vermiyorlar kimseye. 

Allah Cebrâil'e sormuş, "Seni vahiy meleği yapmasaydım, bana ne gibi ibâdet yapardın? Yani insanlardan seni halk etseydim yâ Cebrâil". Dedi, "Yâ Rabbi, biliyorsun". "Ben biliyorum sen de biliyorsun ama söyle de kullarım işitsin". "Üç şeyle sana âmil olurdum". 
İyi dinle! Kulağını benden yana ver! 
"Üç şeyle âmil olurdum. Birisi açları doyururdum. Ve ehl-i ırzın ırzını ortaya koymazdım, yani böyle tezellüle düşürmezdim onu, gizli olarak yardım ederdim, gizli sadaka verirdim, gizli yardım yapardım yani. İki, sır saklardım. Birinin kabahatini gördüm mü söylemezdim".

Yaaa! Kırk yılda bir defa adamcağız bir günah işliyor ona da sen vâkıf olup elâleme yayıyorsun, günah değil mi? Sen keçi gibisin, o koyun gibi. Onu yapana söylüyorum. Koyun sudan atladı kıçı göründü. Keçinin hep açıkda. Keçi gülüyor koyuna, koyunun kıçı göründü diye. Ona benziyorsun yani. Karga! Ört! Suç ve günahı ört! Söyleme kimsenin günahını, söyleme. Kendi günahını görürsen zaten başkasının günahını göremezsin. Kendi günahını görmeyenler başkasının günahını görürler.

"Yâ Rabbi gördüğüm günahları örterdim". Onun için cübbe giydirirler. Neden? Bunun manâsı ayıp örtücü demekdir. Günah örten yani. Cübbe onun için giyiliyor. Manâsı vardır hepsinin. Sarığın da manâsı vardır İslâm'da.

"Üçüncüsü, susuzlara su verirdim". "Susuzlara su verirdim". Allah Allah! Cibrîl diyor bunu. "Susuzlara su verirdim". Elimde kudretim olursa çeşme yaptırırdım, su getirtirdim, kuyu açtırırdım".

Çalışıyorsun, parayı getirip gece yirmi bin lira fuhşiyyâta veriyorsun, yirmi bin liraya köye bir kuyu açtırabilirsin. Hayvânât, bütün mahlûkât su içer ondan. Yapma be evlâdım, yapma böyle şeyler. İyi değil bunlar. O kazandığın senin para değil, başına belâ olacak onlar yakında. Öyle sarf etdiğin paralar. 

"Böyle günlerde, sıcak günlerde, su dağıtırıdım, su verirdim". "Yâ Cebrâil, işte bu amelleri yapacağını bildiğimden dolayı seni vahiy meleği yapdım" diyor Hazret-i Allah, Cebrâil'e. Acabâ anlatabildim mi?

Demek ki bir adam su dağıtırsa, makâm-ı Cibrîl'dedir. Bir adam suçu örterse, gördüğü suçu örterse, makâm-ı Cibrîl'dedir. Bir adam, açı, garîbi gizli olrak doyurursa, onun izzetini, şerefini ayakaltı etmeden gizli doyurursa böyle makâm-ı Cibrîl'dedir.

www.muzafferozak.com

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder