Aşkın ile bülbül gibi artmakdadır âhım / Kaydet beni de "defter-i uşşâk"a a mâhım
Sayfalar
▼
8 Aralık 2017 Cuma
Hazret-i Îsâ'nın Duâsıyla Kabrinden Kalkan Adamın Çektiği Azâbın Sebebi
Mürşid-i Azîzim Muzaffer Efendi Hazretleri bu kıssayı yeri geldikçe hep anlatırlardı :
Îsâ Peygamber bir kabristanın yanından geçiyordu, bir kabirde azâb olduğunu gördü. O kabrin başında durdu Îsâ aleyhisselâm. Allahu Sübhânehû ve Teâlâ Hazretleri, Hazret-i Îsâ'ya emreyledi ki, duâ ede. "Duâ et Yâ Îsâ, o meyyiti dirilteceğim, onunla konuş". Ve ihyâ etdi Allah meyyiti, ölüyü diriltdi yani. "اِنَّا نَحْنُ نُحْيِ الْمَوْتٰى innâ nahnü nuhyi'l-mevtâ" diyor ya Sûre-i Yâsîn'de. "Biz ölüleri diriltiriz" diyor.
Bu iki türlü olur. Mürşid görmeyen kimse, ölü gibidir o. Onu mürşid diriltir. İsrâfil'in sûru gibi üfler ona tevhîdi, diriltir. İkincisi, toprak olur, çürür bir adam, sonra Allah onu tekrar diriltir. Kâdirdir. Bir katre menîden insan yapan Allah, öldürür, çürütür, sonra gene aynını diriltir. Kâdirdir.
Duâ etdi, kabir şakk oldu. O zât başını kaldırdı kabirden, başından toprakları silkeliyordu. "Sor ona" dedi Cenâb-ı Hakk, Îsâ Peygamber'e, "Kabirde ne görüyor". Sordu. "Azâbdayım" dedi. "Azâbına sebeb nedir?" dedi. Dedi ki, "Ben her gün çalışan, her gün yiyen bir insandım yani ertesi güne mal cem etmezdim, toplamazdım" dedi. "Hammaldım" dedi. "Bir gün odun taşıyordum, yemek yedim, dişimin arasına, kovuğuna ekmek gitdi, yediğim şey. Odunun sâhibinden habersizce bir kürdan aldım kopardım, dişimi karışdırdım, kürdanı yere atdım, ondan mesûl oldum" dedi.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder