Sayfalar

8 Mart 2021 Pazartesi

Kur`ân Meclisinde Sessiz Sâkin Oturan Zikir Meclisinde Coşup Taşanlar

Zikir meclislerine iştirâk edenler bilirler, o meclislerde bazıları aşka gelir, coşar taşar sayhalar atar, bazısı kendisini tutamaz hüngür hüngür ağlar, bazısı cezbeye tutulur tir tir titrer, bazısı kendisini yerden yere atar, bazısı kendinden geçer düşüp bayılır. Dikkat ederseniz, Kur`ân-ı Kerîm dinleyenlerde böyle hâller pek görülmez. Halbuki Kur`ân, en büyük zikirdir. Ne acâibdir ki, Kur`ân-ı Kerîm Allah kelâmı olduğu hâlde, çoğu insan Kur`ân dinlerken kaskatı duruyor, ne gözünden bir yaş geliyor, ne bir ürperme hâsıl oluyor ama aynı kişiler bir zikir meclisine girince hemen coşabiliyor, gözlerinden sicim gibi yaşlar akıtabiliyor, hattâ cezbeye tutulabiliyor. 

Bunun hikmetini bir ârife sormuşlar, "Sizin dervîşleriniz zikir meclislerinde ilâhi ve kasîde okunduğunda vecde gelip kendilerinden geçiyorlar, kimisi sayha atıyor, kimisi ağlayıp inleyip feryâd ediyor, kimisi cezbeye tutulup tir tir tiriyor, kimisi düşüp bayılıyor ama Kur`ân okunurken hepsi sessiz ve sâkin dinliyorlar. Halbuki Kur`ân-ı Kerîm Allah'ın kelâmı, kasîde ve ilâhiler ise kulların sözleridir. Bunun hikmeti nedir?" demişler. Hazret şu cevâbı vermiş, "Kelâm-ı ilâhî olan Kur`ân'ı duymak için kelîmullah meşrebi lâzımdır. O, ancak binde bir olur. Mahlûkun meyli mahlûkadır. Bu yüzden dervîşler mahlûk kelâmı olan ilâhi ve kasîdeleri işittiklerinde bunların tesîrinde kalırlar. O tesîr ortadan kalkınca yine eski hâllerine dönerler.

 Sem'-i cân ile işit tevhîd-i vahdetden nidâ
"Kün" deyu her zerreye fermân eden Sultân'ı bul

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder