NUTK-İ ŞERÎF
Doğuda gördü şimşeğin parladığını doğuya müştâk oldu
Eğer batıda parlasaydı şimşek şübhesiz batıya olurdu müştâk
Benim derdim şimşekle ve şimşeğin parıltısıyla
İşim yok alâkam yok ne mekânla ne mahalle ne şurayla ne burayla
Sabâ rüzgârı onlardan bir söz fısıldadı kulağıma
Çılgınca fikirlerden vecdimden hüznümden kederimden söz etdi
Mutluluğumdan aklımdan şevkimden aşkımdan kederimden
Gözyaşlarımdan göz kapaklarımdan aşk ateşinden ve kalbimden
Dedi ki mahbûbun göğüs kemiklerinin arasındadır
Nefeslerin onu bir o yana bir bu yana çevirip atmakdadır
Ben ise sabâ rüzgârına git ona şöyle söyle dedim
Benim kalbimdeki gönlümdeki ateşi yakan odur
Eğer sönecek olsa o ateş vuslat-ı ebedî olur
Eğer yanacak olsa âşıka ne ayıp ne günah olur
Şeyhü'l-Ekber Muhyiddîn İbn Arabî
Kaddesallahu Sırrahu'l-Âlî
Feyzlerinden müstefîd olmamız niyâzı ile,
YanıtlaSilKaddesallahu Sırrahu'l-Âlî...
Âh mine'l aşkı ve hâlâtihî...
YanıtlaSil