Zikrullahdan Hâsıl Olan Melekler

Bizi takîb edenler hatırlayacaklardır, daha önceki bir yazımızda Sûre-i Fussilet'deki "إِنَّ الَّذِينَ قَالُوا رَبُّنَا اللَّهُ ثُمَّ اسْتَقَامُوا تَتَنَزَّلُ عَلَيْهِمُ الْمَلَائِكَةُ أَلَّا تَخَافُوا وَلَا تَحْزَنُوا وَأَبْشِرُوا بِالْجَنَّةِ الَّتِي كُنتُمْ تُوعَدُونَ innellezîne kâlû rabbunâllâhu sümmestekâmû tetenezzelu aleyhimul melâiketu ellâ tehâfû ve lâ tahzenû ve ebşirû bil cennetilletî küntum tû'adûn" âyet-i kerîmesinin bazı ma'nâlarına işâret etmişdik. Bu âyet-i kerîmede, "Rabbimiz Allah’dır" deyip sonra da istikâmet üzere olan mü'minlere ölüm anında meleklerin gelerek "Sakın korkma, mahzûn da olma, sana va'd edilen cennetle sevin" diye müjde verdiği beyân ediliyor. Mürşid-i Azîzim Muzaffer Efendi Hazretleri bu âyet-i kerîmede zikredilen melekler hakkında buyurdular ki :

Esmâ-yı ilâhîden melek hâsıl olur. Kur`ân'dan bulurum, gösteririm yerlerini. Onlar okuyan için istiğfâr ederler. "اِنَّ الَّذ۪ينَ قَالُوا رَبُّنَا اللّٰهُ ثُمَّ اسْتَقَامُوا تَتَنَزَّلُ عَلَيْهِمُ الْمَلٰٓئِكَةُ اَلَّا تَخَافُوا وَلَا تَحْزَنُوا وَاَبْشِرُوا بِالْجَنَّةِ الَّت۪ي كُنْتُمْ تُوعَدُونَ * نَحْنُ اَوْلِيَٓاؤُ۬كُمْ فِي الْحَيٰوةِ الدُّنْيَا وَفِي الْاٰخِرَةِۚ وَلَكُمْ ف۪يهَا مَا تَشْتَه۪ٓي اَنْفُسُكُمْ وَلَكُمْ ف۪يهَا مَا تَدَّعُونَۜ". Kim ki Rabbimiz Allah dedi, yani zikrullahda bulundu, sonra istikâmet eyledi, sâbit oldu îmânda ve islâmda, ölürken o yapmış olduğu tevhîdden hâsıl olan melâike ona gelir, müjde verirler, müjdeci melekler. "Gitdiğin yerden korkma, bırakdıklarına üzülme. Dünyâ hayâtında biz seninle berâberdik, fakat sen fakında değildin, şimdi gene seninle beraber oluyoruz" derler, tebşîr ederler. 

Meleklerin mü'minler için istiğfârına işâret eden âyetlerden biri de Sûre-i Mü'min'deki "الَّذِينَ يَحْمِلُونَ الْعَرْشَ وَمَنْ حَوْلَهُ يُسَبِّحُونَ بِحَمْدِ رَبِّهِمْ وَيُؤْمِنُونَ بِهِ وَيَسْتَغْفِرُونَ لِلَّذِينَ آمَنُوا رَبَّنَا وَسِعْتَ كُلَّ شَيْءٍ رَّحْمَةً وَعِلْمًا فَاغْفِرْ لِلَّذِينَ تَابُوا وَاتَّبَعُوا سَبِيلَكَ وَقِهِمْ عَذَابَ الْجَحِيمِ" âyet-i kerîmesidir. Bir diğeri, Sûre-i Şûrâ'daki "وَالْمَلَائِكَةُ يُسَبِّحُونَ بِحَمْدِ رَبِّهِمْ وَيَسْتَغْفِرُونَ لِمَن فِي الْأَرْضِ" âyet-i celîlesidir.

www.muzafferozak.com